Deli Kızın Türküsü Şiir İncelemesi
Çıkarım nişanlım geliyor diye,
İçimde tutuşmuş bir demet saman,
Bir gölge seçerim, olur bir kanat;
Ahmet Kutsi Tecer
Şiirin
Biçim Yönünden İncelenmesi
Nazım
biçimi: koşmadır.
Nazım
birimi: dörtlüktür.
Ölçüsü:
6+5 duraklı, 11’li hece ölçüsüdür.
Uyak
şeması: “abab / cccb / dddb ” biçimindedir.
Şiirin
Ahenk Unsurları
Uyak
ve Redifler
---geliyor diye
---horozlar
---saman
---bir kanat
Şiirdeki
Diğer Ahenk Unsurları
Şiirde ahenk; uyak ve
rediflerin dışında, aliterasyon (y, r, m) ve asonans (e, a) kullanılarak sağlanmıştır.
Örneğin “Sanırım, yollara baktığım zaman”
dizesinde “a,ı” ünlülerinin; “Rüzgârın
ardından kopuyor tozlar” dizesinde “r” ünsüzünün sık kullanılarak ahenk
sağlandığı görülür.
Şiirin İçerik Yönünden İncelenmesi
Açıklama
– Yorum
Şiirde anlatılan durum;
halk arasında “kara sevda” olarak adlandırılan birbirine kavuşamayan
sevgililerin düştüğü durumdur. Şiirde nişanlısı seferberliğe giden ve bir daha
geri dönmeyen bir kızın, onun yolunu gözlerken aklını yitirişi dile getirilir.
Çıkarım nişanlım geliyor diye,
Şair, kendini deli
kızın yerine koyarak onun duygu ve düşüncelerini dile getirmeye çalışıyor. Deli
kız, her gün erkenden daha henüz horozlar ötüşürken nişanlısının yolunu
gözlemek için yola çıkar. Geç vakte kadar onun yolunu gözler ve geri döner. Bu
her gün böyle devam eder. Bu dörtlükte geçen “yoz” kelimesi “sürü” anlamına
gelmektedir ve yöresel bir söyleyiştir.
İçimde tutuşmuş bir demet saman,
Deli kızın özlemi adeta
bir yangın halini almıştır. Özlemini “içinde tutuşmuş bir demet samana”,
dumanlarını da gökyüzündeki bulutlara benzetir. Sürekli nişanlısının geleceğini
ummakta, hep yollara bakmaktadır. Bazen de nişanlısının atlılarla birlikte
geldiğini sanmaktadır.
Bir gölge seçerim, olur bir kanat;
Deli kız umudunu hiç
kaybetmemiştir. Sürekli nişanlısının kanatlanmış bir atla geleceğini
düşünmektedir. Köye gelen her yolcu ona yeni bir umut vermektedir. Ancak
nişanlısı “ne yazık ki” bir türlü geri dönmemektedir.
Şiirin teması: sevgiliye duyulan özlemdir.
Dil
ve Anlatım
Şair, Milli Edebiyat
akımının devamı niteliğindeki Memleket Edebiyatının temel ilkelerinden biri
olan Türkçeyi sadeleştirme anlayışına bağlı kalarak açık ve yalın bir dil
kullanmıştır. Şiirin dili herkesin anlayabileceği, halkın konuştuğu Türkçedir.
Sevgiliye duyulan
özlemin, bitip tükenmek bilmeyen bir umudun ve doğal güzelliklerin akıcı bir
dille anlatıldığı şiirde bazı kelimelerin gerçek anlamının dışında kullanıldığı
görülür. Örneğin “tutuşmuş” kelimesi ateşin tutuşmasını değil deli kızın
içindeki “özlemin” ifadesidir.
Şiirde açık ve örtük
iletiler iç içe kullanılmıştır. Açık ilet olarak “Henüz ötüşürken köyde horozlar”, “Geç vakit merâdan dönerken yozlar”, “Rüzgârın ardından kopuyor tozlar”; kapalı ileti olarak da “İçimde tutuşmuş bir demet saman”, “Bulutlar göğsümden yükselen duman”, “Girerim yastığım bekliyor diye”, “Rüzgârlar derinde kişneyen bir at”
sözleri görünmektedir. Ayrıca şiirde köyün tasvirine ve deli kızın psikolojik
durumunu yansıtan tahlillere yer verilmiştir.
Genel
Değerlendirme
Ahmet Kutsi Tecer’in “Deli Kızın Türküsü” adlı şiirinde folklorik özelliklerden geniş bir biçimde yararlandığı görülür. Nişanlısı seferberlik sırasında cepheye giden ve bir daha geri dönmeyen, bu nedenle aklını yitiren bir kızın mırıldandığı türküye dayanan şiir, adı bilinmeyen pek çok halk ürününden sadece birinin yansımasıdır.