Ateşten Gömlek Roman İncelemesi
Eser Hakkında
Halide Edip Adıvar’ın
“Ateşten Gömlek” adlı romanı ilk kez 1922 yılında İkdam gazetesinde tefrika
edildi. Daha sonra kitap olarak yayınlandı. Eserde Kurtuluş Savaşı’ndan bir
kesit anlatılmaktadır. Yazarın kendisi de olayların içinde yer aldığı için eser
bir belge niteliği taşımaktadır.
Özet
Eserin tamamına yakını
Peyami’nin hatıra defterinden oluşmaktadır. Peyami, Ankara’da Cebeci
Hastanesinde yatarken kırk üç gün içersinde hatırladıklarını bir deftere
yazmıştır. Bunun yanında Peyami’nin ağzından İhsan ile Cemal’i hatırlatan on
bir sayfalık bir bölüm ile Peyami öldükten sonra onun yaşadıklarını bildiren
tek sayfalık bir sonuç bölümü vardır.
İzmir’in işgali
sırasında kocası ve oğlu Yunanlılar tarafından öldürülen Ayşe, bir İtalyan
ailenin yanına sığınır. Sonrasında İstanbul’a akrabası Peyami’nin annesinin
evine gelir. Hariciye Kaleminde memur olan Peyami de bu evde yaşamaktadır. Ayşe
daha sonra Gedikpaşa’da bir eve taşınır. Önce Cemal, sonra da İhsan Anadolu’ya
milli mücadele saflarına katılmaya giderler.
İstanbul İngilizler
tarafından işgal edilir. İşgalciler kendilerine muhalif olanları sürgüne
gönderir. Ayşe, İstanbullu gençlerin gözünde İzmir’in ve kurtuluşun sembolüdür.
Ayşe ile Peyami de milli mücadeleye katılmak üzere Anadolu’ya geçerler. İhsan
ve Peyami Ayşe’yi içten içe sevmektedir.
Anadolu’daki yokluk ve
savaş ortamı, Peyami’nin gözünden anlatılır. Önce Geyve’de halifenin ordusuyla
savaşırlar. Çeteler arasında da bir kargaşa söz konusudur. Kimisi Kuvayı
milliye, kimisi de halife taraftarıdır. Aralarına Mehmet Çavuş da katılır.
Peyami, Ayşe’nin gözüne girebilmek için savaşa bizzat katılmak ister. Bu
nedenle Mehmet Çavuş’tan silah kullanmayı öğrenir. Ayşe, cephede yaralılarla
ilgilenirken Peyami de bir köyde gizlenen silahları cepheye taşımakla
görevlendirilir.
Köyde Kezban adında bir
kız vardır. Savaşa katılmak ister. Gizliden gizliye İhsan’a âşıktır. Mehmet
Çavuş da Kezban’a âşıktır. Ancak Kezban Mehmet Çavuş’u istemez ve kaçar. Bir
süre sonra İhsan, Peyami ile birlikte Konya’da çıkan bir ayaklanmayı
bastırmakla görevlendirilir. Bu arada Mehmet Çavuş saf değiştirmiştir. İhsan ve
Peyami’yi pusuya düşürür. İhsan yakalanır. Kezban bu durumu askerlere haber
verir ve ihsan kurtulur. Mehmet Çavuş idam edilir.
Peyami’nin tayini
Ankara’ya çıkar. Birinci İnönü ve İkinci İnönü savaşları kazanılmış, Türk
ordusu Sakarya’ya doğru ilerlemektedir. Cephede bir mütercime gerek duyulur.
Peyami, bunu fırsat bilip cepheye gitmeye karar verir. İzmir’e doğru giden
orduya o da katılır. Orada İhsan’la karşılaşır. İhsan, Ayşe’ye olan aşkını
itiraf ettiğini, hatta ona evlilik teklif ettiğini söyler. Ayşe içinse öncelikli
olan milli mücadeledir. İhsan, Peyami’nin de Ayşe’ye aşık olduğunun
farkındadır.
İhsan, Peyami ve Türk
ordusu İzmir’e girmek üzere ilerlemektedir. Ayşe de cephede hastabakıcılık
görevi yapmaktadır. Yunan ordusuyla girişilen mücadele sırasında Ayşe ve İhsan
cephede şehit olurlar. Peyami onların yan yana gömülmesini sağlar.
Peyami, olayların
anlatıldığı zamandan, anlatma zamanına döner. İki doktor, Peyami’nin başındaki
kurşunu çıkarmak için ameliyat ederler. Peyami ameliyat esnasında ölür. Onun
bıraktığı günlüğü okuyan doktorlar, günlükte yazıldığı gibi Ayşe ve İhsan adlı
kişilerin hiç yaşamadığını öğrenirler. Bu kişilerin başından yaralı olan
Peyami’nin zihninde oluşturduğu kişiler olduğu sonucuna varırlar.
Romandaki Kişiler
Peyami
Anlatılan olayları
hatıra defterinden öğrendiğimiz kişidir. Hariciye memuruyken Ayşe’ye duyduğu
aşk yüzünden milli mücadeleye katılır ve cepheye gider. Yunan ordusuyla girilen
savaşta başına aldığı bir yara sonucu ameliyata alınır, ameliyattan sağ
çıkamaz.
Ayşe
İzmir’in ve kurtuluşun
simgesi olarak görülen kadın kahramandır. Kocası ve oğlu Yunanlılar tarafından
öldürülünce İstanbul’a gelir. İstanbul da işgal edilince Anadolu’ya geçerek
milli mücadeleye katılır. Cephede hastabakıcılık görevi yapar.
İhsan
Peyami’nin yakın
arkadaşıdır. O da Ayşe’ye âşıktır. Milli mücadeleye katılarak albaylığa kadar
yükselir. Birinci İnönü, İkinci İnönü ve Sakarya savaşlarına katılır. Şehit
düşerek Ayşe ile birlikte yan yana gömülür.
Cemal
Peyami’nin anne
tarafından akrabasıdır. Peyami’nin İhsan’la tanışması da Cemal aracılığıyla
olur. Ayşe, Cemal’in İzmir’de yaşatan kız kardeşidir.
Mehmet Çavuş
Rumeli’de Bulgar
çetecilerle yapılan çatışmalara katılmış, milli mücadele saflarında yer
almıştır. Kezban’a karşı karşılıksız bir aşk beslemektedir. Milli mücadele
sırasında saf değiştirir, yakalanarak idam edilir.
Kezban
Anası ve babası işgal
güçleri tarafından öldürülmüş bir köylü kızıdır. İhsan’a âşıktır. Milli
mücadeleye katılanlar arasındadır.
Diğer Kişiler
Romanda; İngiliz
himayesini savunan Salime Hanım, İngiliz gazeteci Mister Cook, Miralay Haşmet
Bey gibi kişiler vardır. Aynı zamanda yaptıkları işe ve bulundukları sosyal
tabakaya göre (genç askerler, köylüler, doktorlar gibi) isim alan karakterlere
de rastlanır.
Mekân
Olayların geçtiği geniş
mekânlar; İzmir, İstanbul, Eskişehir, Ankara ve milli mücadele cepheleridir.
Bunun yanı sıra kişilerin yaşadığı evler, hastane odaları dar mekânlar olarak
karşımıza çıkar.
Zaman
Olaylar Birinci Dünya savaşı sonrasında, milli mücadele yıllarında geçmektedir. Tarihteki İzmir’in işgal yılları, İstanbul’un işgal yılları, Birinci İnönü ve İkinci İnönü savaşları, Sakarya savaşı romanın geçtiği zamanla eşleşmektedir.
Romanın Türü
Milli Mücadele dönemini anlatan roman, Türk edebiyatında “tarihi roman” türünde yazılmış en önemli yapıtlar arasında yer alır. Roman realist bir bakış açısıyla anlatılmıştır.
Dil
ve Anlatım
Yaralı bir askerin
anılarını tuttuğu günlük üzerine kurulan romanda; iç konuşma, diyalog, anlatma,
gösterme, özetleme anlatım teknikleri kullanılmıştır. Romanda bazı bölümlerin
çok ayrıntılı anlatıldığı görülür.
Romanda sade, anlaşılır
ve coşkulu bir dil kullanılmıştır. Kahramanlar, ait oldukları sosyal çevrenin
diliyle konuşturulmuştur. Eserin dili yazıldığı dönemin özelliklerine uygundur.
Genel Değerlendirme
Halide Edip Adıvar’ın
“Ateşten Gömlek” adlı romanı gerek içeriği, gerekse dil ve anlatımı açısından
Cumhuriyet döneminde yazılan romanların en önemlilerinden biridir.
Milli mücadele yıllarını anlatan romanların çoğu bu savaşı yaşamayan yazarların araştırmaları sonucu yazılmıştır. Oysa Halide Edip, milli mücadeleye katılmış, savaşı bütün acılarıyla yakından görmüş ve hissetmiştir. Tarihsel gerçeklere ve olaylara dayanılarak yazılan roman Türk edebiyatının önemli klasikleri arasındadır.