Ferda Şiir İncelemesi
Ferda - Bugünün gençlerine - Ferda senin; senin bu teceddüt, bu inkılâb… Her şey senin değil mi ki zâten? Sen, ey şebâb, ey şehre-i behîc-i ümîd, işte mağkesin karşısında: Bir semâ-yi seher; saf o bîsehâb, ağûş-i lerzedârı açık, bekliyor… Şitâb! Ey fecr-i handezâd-ı hayât, işte herkesin enzârı sende; sen ki hayâtın ümidisin, alnında bir sitâre-i nev, yok, âfitâb, âfâka doğ, önünde şu mâzî-i pürmihen sönsün müebbeden. Sönsün müebbeden o cehennem; senin bugün cennet kadar güzel vatanın var: Şu gördüğün zümrüd bakışlı, inci şetâretli kızcağız kimdir, bilir misin? Vatanın… Şimdi saygısız bir göz bu nazlı çehreye –Allah esirgesin- kim bir nazarla baksa tahammül eder misin? İster misin, şu ak sakalın pâk ü muhteşem pîşâni-i vakarına, bir kirli el demem hattâ yabancı bir el uzansın? Şu makberi, râzıy olur musun, taşa tutsun şu serseri? Elbet hayır; o makber, o pîşâni-i vakûr kudsî birer misâl-...