Destan Türü Özellikleri

Destan nedir

Destan; toplumların geçmişinde derin izler bırakan bir olay, durum ya da kahramanlık gibi konuları, olağanüstü özellikleriyle birlikte, manzum olarak anlatan edebi türe denir.

Destanlar ulusların tarihte yer almaya başladıkları dönemlerde ortaya çıkmış, efsanelerden sonra bilinen en eski türdür. Bu nedenle destanlarda onları oluşturan toplumların tarihsel izleri görülür.

Destanlarda zaman ve mekân unsurlarından çok olay ve kişilere ağırlık verilir. Destan kahramanları aklın almayacağı, başarılması imkânsız gibi görünen pek çok işin üstesinden gelir.

Destan Türleri

Destanlar oluşumları bakımından doğal destan ve yapma destan olmak üzere ikiye ayrılır.

Doğal destanlar

Milletlerin yaşamında derin izler bırakan tarihsel ya da toplumsal olayların, sözlü olarak olgunlaştıktan sonra destan geleneğini bilen bir kişi tarafından derlenip yazıya geçirilmesiyle oluşan destanlardır.

Doğal destanlar geçirdiği aşamalar

Birinci aşama tarihsel bir olayın ortaya çıktığı dönemdir. Toplumun belleğinde derin ve sarsıcı izler bırakan bu olay, zaman içinde gelişerek büyür, farklı söyleyişlerle ve eklemelerle zenginleşir. Buna doğuş safhası denir.

İkinci aşamada ozanlar toplumun dilinde zenginleşen olayları düşsel dünyalarında geliştirerek saz eşliğinde dile getirir. Destan henüz yazıya geçirilmediği için bu dönemde büyüyüp gelişmeye devam eder. Buna yayılış safhası denir.

Son aşamada destan geleneğini bilen bir kişi destanın tüm varyantlarını elde ettikten sonra destanı yeniden oluşturup yazıya geçirir. Buna yazıya geçiriliş safhası denir.

Sümerlerin Gılgamış, Yunanlıların İlyada ve Odysseia, İranlıların Şehname, Finlerin Kalevela, Fransızların Chanson de Roland, , Almanların Nibelungenlied, İngilizlerin Beowulf, İspanyolların La Cid, Rusların İgor, Hintlerin Ramayana ve Mahabbarata, Japonların Şinto destanları dünyaca ünlü doğal destanlardır.

Yapma destanlar

Herhangi bir tarihsel ya da toplumsal olayın bir ozan tarafından destan kurallarına uygun olarak yazılmasıyla oluşan destanlara denir.

Ariosto’nun yazmış olduğu Çılgın Orlando (Yunan), Vergilius’un yazmış olduğu Aeneis (Latin), Tasso’nun yazmış olduğu Kurtarılmış Kudüs (İtalyan), Dante’nin yazmış olduğu İlahi Komedya (İtalyan), Milton’un yazmış olduğu Kaybolmuş Cennet (İngiliz), Voltaire’in yazmış olduğu Henriade (Fransız) adlı eserleri önemli yapma destanlardır.

Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Üç Şehitler Destanı, Mehmet Akif’in Çanakkale Şehitlerine, Cahit Külebi’nin Atatürk Kurtuluş Savaşında, Nazım Hikmet’in Kuvayımilliye Destanı, Yahya Kemal Beyatlı’nın Selimname adlı eserleri Türk edebiyatının yapma destan örnekleridir.

Destanların Özellikleri

Destanlar, bir ferdin, bir sanatçının değil, bir milletin ortak dehasının ürünüdür. Bu nedenle değerlendirilmesi de ortak zevkin süzgecinden geçer.

Konusu millet hayatıdır. Bu bakımdan destanlar ulusal kültür değerlerinin bir hazinesi, sosyal hayatın ayrıntılı bir tablosu niteliğindedir.

Destanlar, genellikle kahramanlık duygularının çok yüksek nitelikte işlendikleri ürünlerdir.

Destanlarda yüksek bir coşkunluk ifadesi görülmektedir. Bu söyleyiş tarzı dinleyenlerde de coşkunluk hissi uyandırmaktadır.

Destanlarda doğa unsuru ön plandadır. Doğa durgun ve sakin değil, tıpkı destan kahramanları gibi canlı, aktif ve hayatın içinde yer alan bir konumdadır. Doğanın tamamlayıcısı olarak hayvanlar da destanlarda önemli bir yer işgal etmektedir.

Destanlar tarihten doğar ve tarihi bir olaya dayanır. Ancak destanların en önemli özelliklerinden biri de tarihsel olmalarından çok, milletin ortak vicdanından doğmuş olmalarıdır.

Destanlarda olaylar genellikle bir kahraman etrafında gelişir. Bu kahraman yaşadığı coğrafyanın özelliklerini de kişiliğinde barındıran biridir.

Destanlarda zaman, bazen çok hızlı akmaktadır. Öyle ki bir tek cümle veya deyişle zamanların aşıldığı ve yılların üzerinden hızla geçildiği görülür.

Destanlar ait oldukları dilin en güzel örneklerini temsil eder. Destan dili yüzyıllarca milletin ağzında olgunlaşarak gelişir, adeta atasözleri ve özdeyişler dizisi haline gelir.

Destanlar konularına göre: milli destanlar, dini destanlar, kahramanlık destanları, halk destanları gibi türlere ayrılır.

Türk Destanları

Türk edebiyatı ve tarihi için önemli bir kaynak niteliği taşıyan destanlar, sözlü edebiyat dönemi ürünlerindendir. Türk destanları, Türklerin göçebe hayatı sürmeleri ve geniş bir coğrafi alana yayılmaları nedeniyle ikinci oluşum aşamasında kalmış, üçüncü aşamaya, yani yazıya geçirilememiştir. O nedenle doğal Türk destanları manzum değildir. Bilinen Türk destanları daha çok İran, Çin, Moğol ve Batı kaynaklarından derlenmiş, oluşumlarından çok sonra yazıya geçirilmiştir.

Başlıca Türk Destanları

Yaratılış Destanı

Altay Türkleri arasından derlenen bu destan, Türklerin dünyanın yaradılışıyla ilgili inancını ortaya koymaktadır.

Alp Er Tunga Destanı

Destanda Saka Türklerinin komutanı Alp Er Tunga’nın İranlılarla yaptığı savaşlar ve kahramanlıkları anlatır.

Şu Destanı

Saka hükümdarı Şu ile İskender’in orduları arasında geçen savaşlar ve Şu’nun ulusunu nasıl yücelttiği anlatılır. Bu destanla ilgili bilgiler Divan-ı Lugat’it Türk’te yer almaktadır.

Oğuz Kağan Destanı

Destanda Oğuz Kağan’ın doğumu, çocukluğu, kahramanlıkları, evlilikleri, komşu boylarla mücadeleleri ve ülkesini nasıl geliştirdiği anlatılır. Bazı kaynaklarda Oğuz Kağan’ın Hun hükümdarı Mete Han olduğu ifade edilmektedir.

Bozkurt Destanı

Destanda Göktürklerin bozkurttan nasıl türedikleri anlatılır.

Ergenekon Destanı

Göktürklerin düşmanlarına yenildikten sonra Ergenekon’a sığınmaları, yeniden çoğalmaları, madencilikle uğraşmaları ve yurtlarına geri dönüp düşmanlarından öç almaları anlatılır.

Türeyiş Destanı

Uygurlara ait bir destandır. Bu destanda kurt tanrılaştırılarak Uygurların başlangıcı ve devamı olarak anlatılmaktadır.

Bu destanın bir başka özelliği de Göktürklerin Bozkurt destanı ile pek çok yönden benzerliğinin bulunmasıdır. Her iki destanda da hayvan, ağaç, dağ ve ışık motifleri önemli bir yere sahiptir.

Göç Destanı

Destanda Uygurların ulusal birliğini koruyan tılsımın bozulması ve yurtlarını bırakarak güneybatıya doğru göç etmeleri anlatılır.

Manas Destanı

Manas Destanı, hem uzunluğu (500 bin 553 dize) hem de içeriğinin zenginliği açısından dünyanın en büyük destanlarından biridir. Destan, sadece Kırgızların değil, eski Türk boylarının da kültürünü, inancını, dünya görüşünü ve toplum düzenini yansıtmaktadır. Destanda Kırgızların, Kalmuklar ve Çinlilerle yaptıkları savaşlar ve kendi içlerindeki mücadeleler anlatılmaktadır.

Cengizname

Cengiz Han ile atalarının efsanevi hayatları anlatılır. Eserin elde mevcut en eski yazması 16. yüzyıla aittir.

Satuk Buğra Han Destanı

Karahanlılar dönemine aittir. Karahanlı hükümdarı Satuk Buğra Han’ın kişiliği, İslam dinini kabulü ve yayılmasındaki rolü anlatılmaktadır.

Seyid Battal Gazi Destanı

Seyid Battal Gazi’nin Arap ordusuyla birlikte İstanbul kuşatmasına katıldığı yıllar anlatılır.

Danişmendname

Anadolu’nun fethini ve bu mücadelenin kahramanlarını anlatan 13. yüzyılda yazıya geçirilen İslami dönem Türk destanlarındandır.

Saltukname

13. yüzyıl alperenlerinden Sarı Saltuk’un efsanevi hayatını anlatan destandır.

 Köroğlu Destanı

Anadolu, Altay ve Azeri efsanelerinde yer alan kahramanın (Ruşen Ali) anlatıldığı destandır.

Araştırmalar

M. Fuat Köprülü ve Zeki Velidi Togan, Türkoloji alanındaki çalışmalarıyla Türklerin Müslüman olmadan önceki tarih, dil ve edebiyatına ait veriler ve bilgiler ortaya koymuşlardır.

Schiefner, Radloff ve Potanin gibi bilginlerin araştırmaları Türklerin ilk destan dönemlerini aydınlatmıştır.

Ziya Gökap’in Türk Töresi (1338) ve Türk Medeniyeti Tarihi (1341) adlı eserlerinde Türk destanları hakkında önemli bilgiler yer almaktadır.

Fuat Köprülü, destanlar konusunda önemli araştırmalar yapmış olup destanların milli yönüne dikkat çekmiştir.

Kaynaklar

Banarlı Nihat Sami. Resimli Türk Edebiyat Tarihi. Milli Eğitim Basımevi. 1971
Elçin Şükrü. Halk Edebiyatına Giriş. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları. Ankara 1986
Karaalioğlu Seyit Kemal. Edebiyat Terimleri Kılavuzu. İnkılâp ve Aka Kitabevi. İstanbul 1975
Köprülü Mehmet Fuad. Türk Edebiyatı Tarihi. Ötüken Yayınları. İstanbul 1981
Türk Ansiklopedisi MEB. Milli Eğitim Basımevi. Ankara 1958

EN ÇOK OKUNAN YAYINLAR

Kaldırımlar Şiir İncelemesi

Sanat Şiiri İncelemesi

Otuz Beş Yaş Şiiri İncelemesi

Çoban Çeşmesi Şiir İncelemesi

Yağmur Şiiri İncelemesi