İki Şehrin Hikâyesi Roman İncelemesi
Eser Hakkında
İki Şehrin Hikâyesi, Charles
Dickens’in en çok okunan romanlarından biridir. İlk defa 1859 yılında bir
edebiyat dergisinde yayınlanan roman, 45 bölüm ve 464 sayfadan oluşmaktadır. Eser,
dünya klasikleri arasına girmiş gerçekçi ve sürükleyici bir romandır.
Romanın Özeti
Lucie,
babasının eski bir dostu olan Javis ile birlikte Paris’e babasını aramaya
gider. Lucie’nin babası Doktor Manette kanun kaçağı olduğu için bir meyhanenin
tavan arasında gizlenmektedir. Doktor Manette, 18 yıl bir hapishane hücresinde
tek başına kaldığı için psikolojisi bozuktur. Bu nedenle İngiltere’ye mülteci
olarak götürülecektir.
Manette’nin
saklandığı meyhane aslında Paris’te ihtilalcilerin merkezidir. Eski yönetimin
baş düşmanlarından Defarge, tavan arasını Manette’ye vermiştir. Manette, her
gün geçmişini hatırlamaya çalışmaktadır. Defarge ise ihtilal zamanı geldiğinde
ortadan kaldırılmasını istediği bütün aristokratların isimlerini içeren bir
atkı örmektedir.
Lucie
ve Jarvis’in Manette’yi Londra’ya götürmelerinden beş yıl sonra John Barsad
adında biri, Charles Darnay’ın İngiltere aleyhine casusluk yaptığını iddia
eder. Manetteler mahkemede beş yıl önce Fransa’dan İngiltere’ye mülteci olarak
gelirken Darnay’a vapurda rastladıklarını söylerler. Avukat Sydney Carton,
biraz çaba harcayarak Darnay’ı ceza almaktan kurtarır.
Mahkeme
sonrasında Darnay ve Carton, Manette ailesinin evlerini sık sık ziyaret etmeye
başlar. Darnay’ın aslında Fransız aristokratlarından bir ailenin mirasçısı olduğu
öğrenilir. Bunun üzerine Darnay, mirası reddeder ve Fransa’ya dönmek yerine,
Londra’da kalmaya karar verir.
Çalışkan
ve zeki bir avukat olan Carton, Mr. Stryver’in davalarının avukatı olarak
atanmıştır. O da Darnay gibi Lucie’yi sevmektedir. Ancak Carton’un içki sorunu
vardır. Bayan Lucie, kendisine devamlı kur yapan bu iki gençten Darnay’ı
seçerek onunla evlenir. Carton, Lucie’nin kararına saygı duyar.
Fransız
ihtilalı başladığında Lucie ve Darnay’ın kızları altı yaşına gelmiştir. Charles
Darnay’a Evremonde markisinden bir mektup gelir. Markis, mektupta Darnay’dan
yardım istemektedir. Darnay, bu çağrıya uyarak Fransa’ya gitmeye karar verir.
Darnay, Fransa’ya ayak basar basmaz tutuklanır. Tutuklandığı haberi hemen İngiltere’ye
ulaşır. Lucie ve babası Doktor Manette, yardım için Fransa’ya gider.
Charles
Darnay, bir süre hapis yattıktan sonra mahkemeye çıkar. Ön sıralarda oturan ve
aristokratların adını atkısına ören kişi, Darnay’ın idam edilmesi ve mirasın
halka dağıtılması gerektiğini iddia eder. Darnay, ailesinden kalan mirası zaten
halka dağıttığını söyler. Mahkeme heyeti tarafından takdir edilerek serbest
bırakılır.
Charles
Darnay, daha serbest bırakılmasına sevinemeden tekrar tutuklanır. Çünkü gizli
bir tanık onu vatan hainliğiyle suçlamıştır. Yeniden görülen dava sonucunda Darnay’a
idam cezası verilir. Darnay’ın İngiltere’deki avukat arkadaşı Sydney Carton,
Fransa’ya gelir. Bir yolunu bulup hapishaneye gizlice girmeyi başarır. Carton
ile Darnay birbirine çok benzemektedir. Bu nedenle Carton, Darnay’ın yerine
geçmeyi teklif eder. Önceleri buna yanaşmayan Darnay, zor da olsa sevdiği kadın
ve kızı için bu teklifi kabul eder.
Sydney
Carton idam edilirken Charles Darnay, Lucie ve kızıyla birlikte ülkeden kaçmaya
hazırlanır. Bir kişi onları tanıyarak kaçmalarına engel olmak ister. Darnay ile
bu kişi arasında arbede çıkar. Olay sırasında adamın elindeki silah patlar ve
kendi kendini vurur. Darnay ve ailesi önce olay yerini sonra da Fransa’yı terk
ederek İngiltere’ye gider.
Kişiler
Alexandre
Manette
Önceleri
çok başarılı, geleceği parlak bir doktordur. Toplumda saygı gören, zeki,
anlayışlı ve olgun bir kişidir. Hapiste geçirdiği yıllar sonucunda psikolojisi
bozulmuştur.
Lucie
Manette
Romanda
Lucie’nin sarışın oluşu ve güzelliği özellikle vurgulanmıştır. Babası Doktor
Manette hapiste olduğu için yıllarca babasız yaşamıştır. Çok nazik, terbiyeli ve
sevgi dolu bir kadındır.
Charles
Darnay
Aristokrat
bir aileye mensup olmasına rağmen ezilenlerin ve yoksulların yanında yer alan yardımsever
bir kişidir. Lucie Manette ile evli olan Darnay, öğretmenlik yapmaktadır.
Hiçbir
suç işlemediği halde hem İngiltere’de hem de Fransa’da hainlikle suçlanıp
yargılanmıştır. İngiltere’de kendisine iftira atıldığı anlaşılıp serbest
bırakılır. Ancak Fransa’da hiçbir suç işlememesine rağmen idama mahkûm edilir.
Sydney
Carton
İngiltere’de
avukatlık yapmaktadır. Görünüş olarak Charles Darnay’a çok benzemektedir. O da
Lucie’ye âşıktır. Ancak Lucie, Darnay’ı seçince onun bu kararına saygı duyar. İçki
sorunu olan mutsuz bir kişiliktir.
Jarvis
Lorry
Doktor
Manette’nin en yakın dostlarından biri ve kızının koruyucularındandır.
Marki
St. Evremonde
Yaklaşık
60 yaşında, maske gibi bir yüze sahip olan Marquis St. Evremonde Charles Darnay’ın
amcasıdır. Marki romanda, kibirli Fransız aristokrasisini simgelemektedir.
Madam
Defarge
İhtilalcilerin
önde gelen kadınlarından biridir. Aristokratlara karşı acımasızdır.
Ernest
Defarge
Madam
Defarge’nin kocasıdır. Eşi gibi o da ihtilalcilerdendir ve aristokratlara karşı
acımasızdır. Meyhanesini ihtilalcilerin buluşma yeri olarak kullanır.
John
Barsad
Charles
Darnay’ın İngiltere aleyhine casusluk yaptığını iddia eder. Yalancı, sahtekâr
ve dolandırıcı bir kişiliktir.
Stryver
Londra’da
bir avukattır. Sydney Carton karakteri onun altında çalışmaktadır. Romanda ilk
olarak Darnay’ın savunmasında danışman olarak karşımıza çıkar.
Jerry
Curuncher
Tellson
bankasının çalışanlarındandır. Yardımsever bir kişiliği vardır.
Bayan
Pross
Lucie’nin
iyi kalpli fedakâr hizmetçisidir.
Mekân
Romandaki
olaylar Fransa’nın Paris ve İngiltere’nin Londra şehirlerinde geçer.
Zaman
Romanda
olayların geçtiği zaman, Fransız İhtilalinin (1789-1799) öncesi ve sonrasını
kapsamaktadır.
Romanın Türü
Realizm akımı
özelliklerini taşıyan yapıt, tarihi roman
türüne girer.
Konusu ve Teması
Roman,
Fransız İhtilali öncesi ve sonrasında Doktor Manette, kızı Lucia, ona âşık
Darnay ve Carton etrafında kurgulanmıştır.
Romanda;
insan doğası, aşk, adalet ve fedakârlık temaları ayrıntılı bir biçimde işlenmiştir.
Dil ve Anlatım
Roman; açık, yalın, akıcı ve sürükleyici bir üslupla
yazılmıştır.
Romandaki kişiler ayrıntılı olarak
tasvir edilmiş, iç ve dış dünyaları başarıyla yansıtılmıştır.
Anlatıcının
bakış açısı
Roman
ilahi (hâkim) bakış açısıyla
anlatılmıştır. Anlatıcı yaşanmış ve yaşanacak her şeyi bilir, görür ve duyar.
Bu durum kişilerin aklından geçeni okumaya ve psikolojilerini yansıtmaya kadar
uzanır. Anlatıcı olayların dışındadır. Olaylar üçüncü tekil şahıs tarafından anlatılır.
Genel
Değerlendirme
İki Şehrin
Hikâyesi,
şiddetin toplumları nasıl etkileyebileceği ve insan doğasının karmaşıklığını
derinlemesine inceleyen etkileyici bir yapıttır. Roman, Fransa’nın karmaşık bir
döneminde yaşanan olaylarını anlatsa da günümüzde hâlâ dünya edebiyatının en
büyük eserlerinden biri sayılıyor.
Romanı
önemli kılan ve çok okunmasının nedenlerinden biri de Fransız İhtilalinden önce
ezilen, sömürülen, yok sayılan bir halkın bir anda soylularla yer değiştirmesi
sonucunda neler yapabileceğini gözler önüne sermesidir.