Oğuz Kağan Destanı İnceleme
Destan Hakkında
Bütün
Türk destanlarında olduğu gibi Oğuz Kağan Destanı da günümüze ilk şekliyle
ulaşmamıştır. Oğuz Kağan Destanı’nın günümüzde üç farklı biçimi bulunmaktadır.
13. ve 14. yüzyıllarda Uygur harfleriyle yazılan ve İslamiyet’ten önceki inancı
yansıtan varyantın ilk örnek olduğu kabul edilir. Destanın Uygur harfleriyle
yazılı olan özgün nüshası Paris Milli Kütüphanesindedir.
14.
yüzyılın başında yazıldığı bilinen Reşideddin’in “Cami’üt Tevarih” adlı
eserinde yer alan Farsça destan İslami varyantların ilki sayılır.
Destanın
üçüncü varyantı ise 17. yüzyılda Ebü’l Gazi Bahadır Han tarafından Türkmenler
arasında sözlü rivayetlerden ve önceki yazımlardan faydalanılarak yazılmıştır.
Özet (Olay
örgüsü)
Ay
Kağan’ın bir oğlu olur, adını Oğuz koyar.
Oğuz,
büyüyünce olağanüstü özelliklere sahip bir yiğit olur.
Oğuz,
ormanda yaşayan canavar özellikleri taşıyan bir gergedanı avlayarak yiğitliğini
ispat eder.
Oğuz,
gökten bir ışık halesiyle inen güzel bir kızla evlenir. Ondan üç erkek çocuğu
olur. Onlara “Gün”, “Ay”, “Yıldız” isimlerini verir.
Oğuz,
ormanda ava çıktığı günlerden birinde ağaç kovuğunda bir kız görür ve onunla evlenir.
Ondan da üç oğlu olur. Adlarını “Gök”, “Dağ”, “Deniz” koyar.
Oğuz,
büyük bir toy vererek kağanlığını ilan eder.
Oğuz
Kağan, toydan sonra dünyanın dört bir yanına elçiler göndererek kağanlığını
duyurur.
Altun
Kağan, Oğuz Kağan’a itaat ederek kendisiyle dostluk kurar.
Urum
Han, Oğuz Kağan’ı dinlemez ve isteklerini kabul etmez. Oğuz, Urum Han’ın üzerine
doğru yürür. Kendisine gök tüylü, gök yeleli bir kurt yol gösterir. Aralarında
büyük bir savaş olur. Oğuz savaşı kazanarak Urum Han’ın ülkesini alır.
Oğuz
ve askerleri gök tüylü, gök yeleli kurdu izleyerek İdil ırmağına gelir. Uluğ Bey,
ağaçlardan sal yaparak askerleri karşıya geçirir. Oğuz, ona “Kıpçak” adını
verir.
Oğuz’un
çok sevdiği alaca atı, karlı dağa kaçar. Kahraman erlerinden biri dağa çıkarak
atını geri getirir. Oğuz ona “Karluk” adını verir.
Yolda
büyük bir ev (saray) görürler. Sarayın duvarları altından, pencereleri
gümüşten, çatısı demirdendir ve anahtarı yoktur. Oğuz Kağan, sarayın kapısını
açan Tömürdü Kagul adlı ere “Kalaç” adını verir.
Çürçet
yurdu denen bir yere gelirler. Çürçetler Oğuz’a itaat etmez. Büyük bir savaş
olur. Oğuz Çürçet Han’ı yenerek halkını kendisine bağlar.
Oğuz
Kağan, ordusunun önünde yürüyen gök tüylü, gök yeleli kurtla Sindu (Hint),
Targut, Şam (Suriye), Barkan gibi pek çok yeri savaşarak alır. Pek çok ganimet
ve atla birlikte evine döner.
Oğuz
Kağan’ın bilge veziri Uluğ Türk, bir gün rüyasında bir altın yay ve üç gümüş ok
görür, rüyasını Oğuz Kağan’a anlatır. Oğuz Kağan, bu rüyayı dinleyince yurdunu
oğulları arasında paylaştırır.
Kişiler
Ay
Kağan: Oğuz’un annesi
Gökten
ışıkla inen kız: Oğuz’un ilk eşi
Ağaç
kovuğundaki kız: Oğuz’un ikinci
eşi
Gün,
Ay, Yıldız: Oğuz’un ilk
eşinden olan oğulları
Gök,
Dağ, Deniz: Oğuz’un ikinci
eşinden olan oğulları
Altun
Kağan: Oğuz Kağan’a ilk
itaat eden kağan
Urum
Kağan: Oğuz Kağan’a
itaat etmeyen ve onunla savaşıp kaybeden kağan
Uruz
Bey: Urum Kağan’ın
kardeşi
Saklap: Uruz Bey’in oğlu
Uluğ
Ordu Bey (Kıpçak): Sal yaparak
Oğuz’un askerlerini İdil nehrinden geçiren bey
Karluk: Oğuz kağan’ın atı karlı dağa kaçınca
geri getiren er
Çürçet
Kağan: Oğuz Kağan’a
itaat etmeyen ve savaşı kaybeden kağan
Kangaluk: Ganimetleri taşımak için kağnı yapan er
Masar
Kağan: Barkan ilinin
kağanı
Mekân
Metinde
ilk olarak büyük orman, gün doğusu ve gün batısı yer ismi olarak
kullanılmıştır.
Metinde
geçen diğer yer isimleri: Muz Dağı, İdil Nehri, karlı dağ, duvarları altın ev,
Çürçet ili, Sindu, Targut, Şam’dır. Bunlardan Çürçet ili ve altın duvarlı evin
tasvir yapılmıştır.
Zaman
Destanda
olaylar ve zaman çok hızlı geçmektedir. Zamanın hızla geçmesi destanların
önemli özelliklerinden biridir.
Destan
kahramanı Oğuz Kağan’ın milattan önce 209 – 174 yılları arasında hüküm süren
Mete Han olduğu sanılmaktadır. Bu da bize destanın geçtiği zaman olarak bir
fikir vermektedir.
Dil ve Anlatım
Destanın
anlatımında bilinen geçmiş zaman (parladı, büyüdü, yürüdü vb) kullanılmıştır. Destan,
nazım – nesir karışık anlatılmıştır. Genellikle olay akışı nesir, konuşma
bölümleri nazım olarak verilmiştir. Cümleler kısadır.
Nesir
bölümlerinde öyküleyici, betimleyici, destansı anlatım teknikleri
kullanılmıştır. Manzum bölümlerde düz uyak kullanılmıştır.
Dil,
sade açık, anlaşılır, yabancı dillerin etkisinden uzak öz Türkçedir.
Destanın teması: kahramanlık
Konusu: Oğuz Kağan’ın
hayatı, mücadeleleri, kağan oluşu ve fetihleridir.
Genel
Değerlendirme
Oğuz
Kağan’ın Hun hükümdarı Mete Han olduğu düşünülmektedir. Destan bize; dönemin
sosyal ve kültürel hayatı, siyasi görüş ve yönetim anlayışıyla ilgili eşsiz
bilgiler vermektedir. Bu nedenle Türklerin o dönemdeki yaşayış biçimi ve Türk
edebiyatının gelişimi açısında büyük öneme sahiptir.