Parnasizm Akımı Özellikleri
Parnasizm nedir
Parnasizm,
19. Yüzyılın ikinci yarısında Fransa’da doğmuştur. Realizmi ve natüralizmi
doğuran toplumsal ve siyasal koşullar bu akım için de geçerlidir. Parnasizm,
bir bakıma realizmin ve natüralizmin şiire yansıması, “şiirde gerçekçilik”
olarak da ifade edilebilir.
Fransa’da
1860 yılında “Çağdaş Parnas” adlı
şiir dergisinin çevresinde toplanan sanatçılara “parnasyen” adı verilmiş, bu
şairlerin oluşturduğu şiir akımı da “parnasizm” olarak nitelendirilmiştir.
Felsefe
alanında pozitivizmin öne çıkmasıyla birlikte bilimsel çalışmalar önem kazanmış,
edebiyat alanında dış dünyayı duygusallıktan uzak bir biçimde anlatan şiirler
değer kazanmıştır.
Parnasizm
akımı, adını Yunanistan’da bulunan “Parnassos” dağından almaktadır. Antik Yunan
mitolojisine göre ilham perilerinin bu dağda olduğuna inanılmaktaydı.
Parnasizm
Akımının Özellikleri
Şiire
yalnızca estetik açıdan bakan parnasyen şairler “sanat sanat içindir” görüşüne
sahiptir.
Sanatçılar,
şiirde güzelliği yakalayabilmek için biçim kusursuzluğuna önem vermişlerdir.
Şiiri oluşturan sözcükleri titizlikle seçip; ölçü, uyak ve sözcüklerin uyumuna
özellikle dikkat etmişlerdir.
Bu
akımın sanatçıları, romantizmin duygu ve hayal yüklü lirik anlayışına karşın
yaşamı ve doğayı nesnel bir bakış açısıyla anlatmayı amaçladılar.
Bu
dönem sanatçılarında karamsar bir ruh hali görülmektedir.
Bu
akımla birlikte bilim ve fenle ilgili konular, felsefi düşünceler şiire girdi.
Genellikle
egzotik temaları işleyen parnasyen şairler, dilin açık ve yalın olmasına özen
gösterdiler.
Parnasizmin
dünya edebiyatındaki temsilcileri; Theophille
Gautier, Thedore de Bonville, Leconte
de Lisse, Jose Maria de Heredia, Francois Cooppe olarak sıralanabilir.
Türk
Edebiyatında Parnasizm
Parnasizm
akımının Türk edebiyatındaki etkilerini Servetifünun döneminden itibaren görmek
mümkündür. Özellikle Tevfik Fikret yoğun olarak bu akımın etkisinde şiirler
yazmıştır. Tevfik Fikret, şiirlerinde doğa ve güzelliklerini işlemiş, musiki ve
sözcüklerin uyumuna özen göstermiştir.
Yahya
kemal Beyatlı, Paris’te bulunduğu yıllarda parnasizm akımı şairlerinden Jose
Maria de Heredia’nın dil ve biçim üzerine ortaya koyduğu görüşlerinden oldukça
etkilenmiş, bunu da şiirlerine yansıtmıştır.
Bu
akımın Türk edebiyatındaki diğer önemli bir ismi de Cenap Şahabettin’dir.
Şiirlerinde aşk, doğa ve tarihi konuları parnasizmin etkisinde oluşturan şair,
daha sonra sembolizme yönelmiştir.
Kaynaklar